Sayın Adnan Oktar'ın 18 Temmuz 2016 tarihli sohbetinden önemli başlıklar

A9 TV, 18 Temmuz 2016

 

(Siz dün her ihtimale karşı halktan milis kuvvetler oluşturmak gerektiğini ve aklı başında vatanını seven vatandaşların hukuki bir şekilde silahlandırılmasının önemli olduğunu belirtmiştiniz Adnan Bey, maşaAllah bugün Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç “Darbelere karşı vatandaşın meşru müdafaa hakkını savunması için ruhsatlı silah alınmasının önünün açılacağını” söyledi.)

Evet, evet ama öyle tabanca falan değil de otomatik silah olması lazım. Güvenilir aklı başında vatandaşlara zimmetli olarak. Mesela emekli doktor, karayollarında çalışmış devletin güvenini kazanmış aklı başında insanlar var. Darbe meselesi değil olay, işgal meselesi. İngiliz derin devleti cinnet geçirdi, kafayı yedi, işgal ihtimaline karşı. Onların en ziyade kullanacağı uçaktır, çok fazla uçaksavar olsun her şehirde, her yerde zimmetli olarak uçaksavar. Onları Allah esirgesin bir durum veçhinde değil de, helikopterle bombalamaya kalkar bilmem ne yapmaya kalkar her yerde karadan havaya roket ve uçaksavar. Bak Emniyet Müdürlüğü’müzde var bir tane oraya gelmediler. Bir tane uçaksavar var o da klasik uçaksavar, çok hayati bu.

 

Polisin Silahları Daha Kaliteli ve Daha Güçlü Hale Getirilsin                                

Poliste mesela tabanca oluyor mutlaka otomatik silah olsun. Tabanca bir yere kadar, yakın mesafede müdafaada faydalı olur silah. Uzun menzilli olduğunda uzun namlulu otomatik silah gerekir. Polise de o şekilde, aslanlara o şekilde bir uygulama iyi olur. Mermi mesela çok eksik olması, en az üstünde 100 - 150 mermi olsun polisin. Polis arabasında da bulunsun. Polis arabasında mühimmat için ayrı bir yer çelik muhafazalı yapılabilir.

 

İyi Bir Barış Planı, İyi Bir Sevgi Planı Önden Vatandaşa Duyurulabilir

Yurtta sulh sağlanacağı, darbecilerin de bunu slogan hale getirmesi çok acayip. “Yurtta sulh” uzun süreden beri ben kullanıyorum bir kere başka kimse kullanmıyor. Yurtta sulh. Duydunuz mu siz başkasından? Sırf ben söylüyorum. Yurtta sulh sağlanacağı, cihanda sulh sağlanacağı, herkesle barışacağımız ve Türkiye’yi çok ileri bir noktaya götüreceğimiz yani sanayi değil sadece. Kalitede, yüksek bir kaliteyi hedeflediğimiz vurgulanması lazım.

 

Türkiye'ye Dış Müdahale İçin Hazırlık Yapılıyor, Polisimize Uçaksavar ve Tanksavar Verilsin, Halktan Milis Gücü Oluşturulsun

Burada milleti müdafaasız bırakmamak için tekrar söylüyorum, polise uçaksavar verilsin ve tanksavar verilsin. Bizim ordumuzdan bize bir şey gelmez bir kere onu söyleyeyim. Öyle bir olay olmaz, ordumuz bizim aslandır. Dış müdahale için hazırlık yapıyorlar olay bu. Eğer tanksavar ve uçaksavar her yerde olursa -mebzul miktarda- kimse yanaşamaz Türkiye’ye. Çünkü uçakla gelmeye kalkacak. Gelemez. En büyük sorun böyle oluyor; mesela mazlum ülkelere saldırıyor yabancı ülkeler halk tam hedef olmuş oluyor. Yani halkın elinde hiçbir şey olmuyor hiç. Adamlar da elini kolunu sallayarak gidiyor. Ama halkın elinde silah, polisin elinde de uçaksavar, tanksavar olursa ne içeride darbeye kimse yaklaşabilir, ne de dışarıdan müdahale olur. Denge gerekir bak İran’daki gibi bir modeli düşünelim. İran’da üç ayrı grup var. Hatta dört. Bir; meşru ordu, iki; halk ordusu, bu halk ordusunun tankı tüfeği her şeyi var. En ağır silahlar hepsi var. Milis güçleri. Üç; üçüncü bir yapılanma var yine. Dört; Mehdi ordusu. Hiçbir şekilde darbe tehlikesi olmuyor İran’da bu sebepten dolayı hiç.  Dış ülkelerin de ödü kopuyor. Hangi biriyle uğraşayım diyor yani adam. Orduyla baş etse halk ordusu var, halk ordusuyla baş etse üçüncü yapılanma var. Dördüncü de Mehdi ordusu, bir milyon kişilik Mehdi ordusu var.

 

(Cizre’de de kardeşlerimiz darbe zihniyetine karşı salavatlarla sabaha kadar nöbet tuttular.)

Allah Allah, maşaAllah çok güzel. Cizre halkı neymiş? Tertemizmiş. Müminmiş, muttakiymiş. Bütün dünya duysun nasıl mübarek insanlar olduklarını, nasıl güzel insanlar olduklarını.

 

Sayın Cumhurbaşkanımızın Konvoyu Uçaksavarla Korunsun, Uçakla Yolculuk Yaparken En Az Dört Jet Uçağı Refakat Etsin

Tayyip Hocam çok rahat olsun. Milyonlar yanında, öyle tüyüne dokundurtmayız. Öyle bir konu olmaz gönlü rahat olsun. Yalnız bulunduğu her yerde uçaksavar olsun. Konvoyunda da uçaksavar olsun. Bir de havadan bir yere giderken mutlaka en az dört jet uçağıyla korunsun, en az dört. İki değil de en az dört. İki yandan da refakat etsin. Diğer ikisi de sağdan soldan bakar. Asıl İngiliz derin devletinin yapacağı kahpelik çok önemli, ona çok dikkat etsinler. Ordudan bir şey çıkmaz. Bizim askerimiz kuzu gibidir, onlardan bir şey çıkmaz. Askerin içine girmiş ajanlara çok dikkat etmek lazım. Ordu sağlam ordu, onlar bizim aslanlarımız, koçyiğitlerimiz, kınalı kuzular onlar. İki değil, dört uçak. Sağında solunda, iki tane de aşağıdan yukarıdan. Bir sağında solunda, bir de iki tane de aşağıdan yukarıdan. O şekilde olsun. Konvoyunda da mutlaka karadan havaya roket bulunan uçaksavarlar bulunsun, omuzda taşınan.

 

Türkiye İçin Asıl Tehlike Dışarıdan Gelecek Müdahaledir

Biz savaşa nasıl karşılık veririz, zaaflarımız var mı bunu tespit için yapıldı. Yani hava savunma ve kara savunma durumu nasıl? Yani tanklarla girdiğimizde sorun çıkar mı? Halk ne yapar? Bak, arabaları çiğneyerek geçiyor tank. Kardeşim, tanksavar olduğunda o tank yerinden bile kıpırdayamaz. Kamyon dizmene gerek kalmaz, çıkamaz oradan, neresiyse orada kalır. Yani cinnet geçirmiş olması lazım. Olmaz. Polise tanksavar verilsin uzatmaya gerek yok, ve uçaksavar verilsin derhal. Dış müdahaleye karşı hazırlık yapalım. Ordu bizim zaten ordumuz, onlar bizim aslanımız canımız ama sadece orduya dayalı bir savunma sistemi olmaz, polis de aynı şekilde güçlendirilsin. Yani ikinci dev bir güç haline getirelim, ağır silahlarla donatalım polisi, sayısını artıralım. Özel harekat okullarından on okul daha açalım. Kardeşim parasıyla değil mi? Aslanlarımızı alalım yüksek maaşla güzelce bakalım özel harekatçılarımıza. Askerimizin hepsi kabadayı, hepsi yiğittir ama biz dış müdahaleye göre hazırlık yapmamız gerekiyor, iç müdahaleden bunlar ümitlerini kestiler. Dış müdahale şimdi onların derdi. İç müdahaleyi denedi adamlar, şimdi dış müdahaleyi deneyecektir. Süratle hazırlık yapalım. Halkı savunmasız bırakmayalım. Tanka, topa müdahaleyi kendileri yaparlar, o top halk bir şey yapamaz ama en tehlikeli şeyler tank ve uçaktır. Tank ve uçağın da en çekindiği şey tanksavar ve uçaksavardır. Uçaksavar uçaktan daha etkili bir silahtır. Yani tam donanımlı bir uçaktan daha etkilidir bir tane uçaksavar. Ve barışçıl bir silah bu, çünkü savunma amaçlı. Tanksavar da barışçıldır, o da savunma amaçlı. Adamın kafası yetiyorsa gelir. Dış müdahaleye hazırlıklı olalım.

 

Özel Güvenlikçilerin Bir Kısmı Çekingen Oluyor. Daha Cesur ve Yiğit Olmaları Gerekir

Yalnız şu özel güvenliklerin bir kısmı çok çekingen ve ürkek oluyorlar yani yok hükmünde gibi.  Bu insanları özel eğitelim. Bir olay olduğunda bazıları araziye geçiyor. Böyle ürkek, çekingen, korkak da demeyeyim de yani böyle bir garip hal. Buna bir çözüm bulunması lazım. Özel güvenliğin daha böyle cesur, yiğit olması lazım. Polisin öyle bir derdi yok. Polis kabadayı, delikanlı yani yiğittir, efedir. Ama özel güvenlik bambaşka bir kişilikte oluyor bazıları. Ona bir çözüm bulunması şart. Ya polis kadrosuna alınsınlar polis eğitsin onları. Maaşlarını da özel güvenlikten alsınlar yine. Ama kadroları polis olsun veyahut buna benzer bir çözüm. Başka bir çözüm de olabilir. Bir acayiplik var.

 

Karışıklıktan İstifade ile Olay Çıkaran PKK, Ahlaksızlığının Karşılığını Kanunla Hukukla Alacak

PKK’lılar dün gece Tunceli’de yol kesip tır yakmış. Yaktıklarına, yakacaklarına bin pişman edeceğiz. Onlar kargaşa içerisinde bir şey yapmaya çalışıyorlar öyle mi? Beklesinler, geliyoruz. Kanun hukukla iflahlarını keseceğiz, iflahlarını; hepsi tutuklanacak. Çok akılsızlar, ahlaksız herifler. Türkiye neyle uğraşıyor, onlar neyin peşinde?  Haysiyetsiz herifler. İngiliz derin devletinin uşağı olmuş köpekler. Bu işleri kolay zannediyorlar. Millet topluca üstlerine gidecek kanunla-hukukla, akılla-fikirle.

 

Hz. Mehdi (as) Zuhur Edinceye Kadar Olaylar Artarak Devam Edecek

Allah her yerimizi nuruyla sarsın. Milletimizi belalardan, badirelerden, zorluklardan, acılardan korusun. İslam’ı hakim etsin. Hz. Mehdi (a.s)’ı zahir etsin. Seyyidina İsa Mesih’i zahir etsin. Olaylar artarak devam edecek. Türkiye’de de, İslam aleminde de, dünyada da, ta ki İmam Mehdi zuhur edinceye kadar. Allah dediğini yaptırır, illa ki.

 

Mecliste Her Zaman Nöbetçi Teknisyenler, Sağlık Ekipleri vs. Bulunmalı

Bu darbe olduğu akşam meclise gidin dedik, milletvekilleri de Allah razı olsun zaten duyarlılar, zaten giderler. Meclise gitmişler. Bir süre anahtar bulamamışlar, bir. Bu kez de ışıkları yakacak, ses sistemini açacak teknisyen bulunamamış. Nöbetçi sağlık ekibi yok. Yani bir lakaytlık, düzensizlik, kalite eksikliği, çok dikkat çekiyor yani bir başıboşluk ve ferahlık. Bunların hepsi planlanıp rahatça düzene koyulabilir.  Meclis gibi bir yerde teknisyen de nöbetçi olarak duracak, doktor da duracak, her gün her saat. Korumalar her saat orada olması lazım yani hizmet edecek, yardımcı olacak her türlü eleman. Gece olunca oranın bomboş olması olmaz. Her yerde bir düzen, tertip, akış şart. Sığınak da çok alengirli bir yermiş, orayı da bulamamışlar. Kimsenin haberi yokmuş sığınağın nerede olduğundan. Halen de bilmiyorlar sığınağın nerede olduğunu. Veyahut geçmişte yapılan yığınak orası böyle iptal edilmiş olabilir diyor, sığınak dağıtılmış olabilir diyor inşaat yapılırken. Yani savaş ve saldırı durumuna göre bir sığınak yok Büyük Millet Meclisi'nde. Akşam adam yok, kimse yok. Işıkları yakacak adam yok. Sağlıkla ilgili eleman yok. Hiçbir yerde böyle bir başıboşluk olmaması lazım.

 

(Üç parti lideri şehitlerimizin cenazesinde birlikte saf tuttu; Binali Yıldırım, Kemal Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli; fotoğraf da vardı.)

Evet bu çok güzel. Ama büyük mitingler çok iyi olur. MHP, CHP, AK Parti büyük mitingler yapsın. Köprülere Türk bayrakları asabiliriz büyük. Boğaz Köprüsü’ne boydan boya Türk bayrağı asalım. Şöyle bir dalgalansın. Ama tabii büyük mitingler güzel, bu halkın tepkisini gösterir ama düşman güçten anlar, kuvvetten anlar çünkü karşımıza kuvvetle çıkıyor. İşgal tehlikesi olduğu için Türkiye'de her yere uçaksavar. Emniyete. Yurt dışından alalım elimizde o kadar yokmuş. Az sayıda işte 30 tane bir çeşitten var, 50 tane bir çeşitten var. Sekiz yüz kadar. Sekiz yüz değil, bize 8 bin ancak yeter. En az 8 bin omuzdan atılan roket her yere dağıtalım. Çünkü Mersin'e gidecek, Adana'ya gidecek, Edirne'ye gidecek her yere gidecek.

 

Tanksavar ve Uçaksavar Füzelerinden En Az 8 Bin Adet Alalım

Şu hava savunma füzelerinden parasıyla değil mi alalım. En az 8 bin adet, 8 yüz değil 8 bin adet. Ve polise dağıtılsın. Mesela beş tane Emniyet Genel Müdürlüğüne, beş tane Vatan'daki müdürlüğe. Beş değil de üç tane de olabilir iki tane dağıtılabilir her yere. Muazzam stratejik üstünlük meydana getirir bu, müthiş. Düşün düşman uçağı yaklaşamıyor. Piyade olarak girerlerse zaten nesiller boyu unutamayacakları bir acıyla karşılaşırlar. Onu hiç tavsiye etmem. Kabadayılığın delikanlılığın kitabı yazılır Türkiye'de o zaman, sakın. Ama havadan vurmaya kalkarlarsa çözüm belli.

İstanbul'u işgal etmek isteyebilirler, İstanbul'un savunması çok önemli. Onun için uçaksavar konuyu bitirir. Tanksavar, ikinci derecede. Uçaksavar çok hayati. Helikopter için zaten o omuzdan olan tam. Helikopter otomatik silahla da vurulabilir. Eğer güçlü otomatik silah varsa helikopter vurulur, darmadağın olur. Düşman helikopteri gelirse, o onun için çok ciddi caydırıcı bir unsurdur, otomatik silah. Çünkü çok yaklaşıyor. Öyle güçlü bir malzemesi yok helikopterin, çelikten yapılmıyor her yeri.

 

(İstanbul'a çevre illerden bin 8 yüz özel harekat polis takviyesi yapılarak kritik öneme sahip tesisler ve caddelere konuşlandırıldı. Edinilen bilgiye göre söz konusu alanlar zırhlı kobra ve ejder olarak adlandırılan araçlarla takviye edilerek devriye çalışmaları sürdürülüyor.)

İşin doğrusu darbe diye bir şey kalmadı. Asker çünkü hiç böyle durumla karşılaşacağını hiç ummuyordu. Hiçbir piyade er bunu kabul etmez. Bir tane bulamazsın. Erbaşlar da kabul etmezler. Ama subayların içinde özel olarak eğitilmiş, hırslı, sevgisiz kişiler varsa İngiliz derin devleti bunlara kancayı takmış olabilir. Ben bunlara paralelci demiyorum direkt İngiliz derin devletinin elemanı diyorum. Biliyor veya bilmiyor olayı İngiliz derin devleti yönetiyor.

 

Poliste Tanksavar ve Uçaksavar Bulunursa PKK Saldırılarına Karşı da Caydırıcı Bir Silah Olur. Allah Bizim Her Yönden Güçlü Olmamızı İstiyor

Tanksavar bol miktarda versinler polise. Hayır, bombalı kamyonlarla geliyor adam. Kamyonun içine doldurmuş amonyum nitrat, TNT, bilmem ne bilmem kaç ton, süratle gidiyor. Tanksavar olsa uzaktan, bitti. E tanksavar yok polis ne yapıyor? Otomatik silahla ateş açıyor. Otomatik silahı dinlemez ki kamyon. Adam eğilip geçip gidiyor. Hiç bekletmeden yıldırım hızıyla tanksavar dağıtılsın, tanksavar roket ve uçaksavar. Acayip bir güce ulaşırız. Bir de sivil halka milislik kimliği verilsin. Otomatik silah dağıtılsın, uzun namlulu, vatandaşa. Tabii aklı başında, güvenilen insanlara mahallelerde. Bak bakayım adım atabiliyor mu İngiliz derin devleti? Halkın hiçbir şeyi yok kardeşim sadece imanlı kalbi var. Tayyip Hoca diyor ki; “Onların tankı, topu varsa bizim imanlı kalbimiz var.” Kardeşim, o tank, top bizim tankımız, topumuz. Bizim tankımızı, topumuzu bir sarhoş ele geçirirse onu durduracak sistem de bizde olması lazım. Dolayısıyla imanımız var, elhamdülillah. Ama Allah bize imkan da vermiş. Allah, teknik yönden güçlü olmamızı istiyor Kuran’da bizim. Her yönden güçlü olmamızı istiyor. Bunu savuşturacak imkan varken biz bunu yapmazsak harama gireriz. Tanksavar farz, uçaksavar farzdır. Polise de ilgili yerlere de dağıtılsın.

 

(Gölbaşı’nda katıldığı cenaze namazında açıklama yapan Başbakan Yıldırım “Aşırı tepkiler vermekten sakının, Türk Silahlı Kuvvetleri bizim geleceğimizdir. Kurumsal kimliğini zedeleyen bir davranış içinde bulunmayalım. Onların kıyafetinin içine girmiş olanları karıştırmayalım. Halkının üzerine tankları süren, onları tarayan canilerdir, hak ettikleri her türlü cezayı alacaklardır. Gündüz vatandaşlarımız işinde gücünde olacak, normal hayatımıza devam edeceğiz. Ama bu çok büyük bir olay, akşam hem demokrasi nöbetine devam edeceğiz.”)

Ama dediklerimi de yapsınlar biz nöbet bekleyelim de, bekleyeceğiz tamam. Uçaksavarları her yere yerleştirsinler, tanksavarları da polise versinler elimiz güçlensin. Türkiye’yi işgal etmeye de hazırlanıyorlar bak söyleyeyim. Özellikle İstanbul’u işgal etmek istiyorlar. Tedbirde fayda var.

 

(Darbenin bir numaralı ismi olduğu iddia edilen Eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk darbe girişimiyle ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Soruşturma kapsamında başlatılan operasyonda gözaltına alınan diğer generaller de terörle mücadele şubesine getirildi.)

Darbeyi alelade bir şey görüyorlar. Halkın vurulmasını, tanklarla ezilmesini hiç önemli görmüyorlar. Darbe mi lazım hemen yapalım beş dakika kafasındalar. Yani sonunu düşünmüyorlar, çok vahim, korkunç bir şey olduğunu görmüyorlar. Demokrasinin tıkanan bir noktası yok. Millet sağcı sağ hükümet istiyor, ne var bunda? Ne yapmaları gerekiyor yani nasıl hareket etmeleri gerekiyor?

 

Hükümet Kalite ve Sanat Bakanlığını Kursun

Kaliteli bir devlete, kaliteli bir millete, kaliteli bir ülkeye müdahale olmuyor. Tamam, var kalitemiz ama bunu çok artırmamız gerekiyor, çok çok artırılması lazım. Yani tutucu olunur tamam ama kalite eksikliğinin açıklaması yok.

 

(Darbeciler tarafından rehin alınan Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan 15 Temmuz gecesi Jandarma Genel Komutanlığı’na önemli bir konu var diye çağırıldı. Daha sonra başından vurularak şehit edilmiş halde bulundu. Kendisi darbenin akamete uğramasını sağlayacak önemli isimlerden biriymiş.)

Turgut Aslan adı gibi aslan. Koçyiğit, efendi, yüksek ahlaka sahip, merhametli, şefkatli, tertemiz dürüst bir vatan evladı. Allah şehadetini makbul etsin, yakınlarına sabrı cemil ve uzun ömür nasip etsin. Pek muhterem, değerli bir insan şehidimiz. Bu kahpelik ve alçaklık, yalan söyleyip kahpece tuzak kurmak çok büyük ahlaksızlık. Şimdi mesela tir tir titriyorlar. Peki sen niye şu an ızdırap çekiyorsun, yapanlar? Canları çok tatlı. Onları çekip vursalar asla istemezler. Ne kadar kolay görüyorlar. Sana ne yaptı o? Sadece vatan millet savunmasıyla uğraştı. Hiçbir suçu yok, günahı yok, niye çekip vurursun? Zorun ne, ne kazandın?

 

(Cumhurbaşkanı Erdoğan Marmaris’ten İstanbul’a gelirken kullandığı ata uçağı THY’nin çağrı kodunu kullanarak kendisini yolcu uçağı gibi göstererek iniş yapmış. Sayın Erdoğan’ın pilotu kuleyle irtibat halinde dakika dakika rapor alarak darbeci askerlerin F-16’larını atlatıp havalimanına inmeyi başarmış.)

Normalde uçağı havada vururlardı, o hayır olmuş. Niye böyle oluyor sonra onlar daha iyi bilinecek. O gece İstanbul doluydu herhalde ki böyle rastlantılar olmaz. Yani yüz-yüz elli tane, iki yüz, üç yüz rastlantı olmaz. Hz. Hızır (a.s) ve talebeleri demek ki sabaha kadar faaliyet halindeydiler. Bu anlaşılıyor. Hangi biri rastlantı olsun?

 

Yalan Haberlerin Yayılmasına Karşı Hükümet Gerçekleri Açıklayan Bir Televizyon Kanalı Kursun

Yalan haberleri çok geç açıklıyorlar. Ben Gezi’den beri diyorum ki hükümetin doğruları anlatan bir kanalı olsun, televizyon kanalı. Böyle elektriği kesilmeyen, sabotajla durdurulamayan, yurtdışından birçok yerden ana bağlantıları olan çünkü sadece Türkiye’de olsa devirebilirler belki ama yurtdışındansa deviremezler. Böyle bir kanal olsun dedim. Mesela bu kafası kesilen asker hikayesi ortaya attılar, koca koca yaşlı başlı adamlar ona inanıyorlar. Bu resim gerçek mi değil mi hiç umursamıyor. Askerin kafasını kesen birisi yok Türkiye’de, öyle bir şey yok. Mehmetçiğe herkes sahip çıkar, bizim kendi evlatlarımız onlar. Bize akıl mı veriyorlar yani. Ne kadar şefkatli davranıldığını da gördüler. Ki cinayet işledikleri halde bir kısmı, ona rağmen gerekli özeni polis gösterdi. Dolayısıyla yalan haberin cevaplanmasına sadece ben uğraşıyorum gibi oluyor. Mesela bu kafası kesilen asker yalanını ben anlattım da ortalık yatıştı.

 

Gerideki Güzelliklerle Biz Güzel Oluruz. Sürekli İlerleriz Ama Gerinin Güzellikleriyle İlerleriz.

Geridedir bizim güzelliklerimiz, geçmiştedir. Tecrübelerimiz, sanatımız her türlü güzellik geridedir. İslam tarihine baktığımızda bunu geride görüyoruz. Şanlı zaferlerimizi, yüksek ahlakımızı, sanat eserlerimizi, sanatçılarımızı hep geride görmüş oluruz. Bir Müslüman gerçek anlamda gericidir. Ben de gericiyim. Gerideki güzelliklerle biz güzel oluruz. Sürekli ilerleriz ama gerinin güzellikleriyle ilerleriz. Gerinin güzelliklerini sürekli kullanırız. Mesela Osmanlı sanatını kullanırız, barok stili kullanıyoruz bu da geride. Sen yeni bir stil geliştirebiliyor musun? İtalyan sanatını, Fransız sanatını şu an yeniden yapabiliyor musun? Ne yapıyorsun? Yapsan yapsan geriye dönüp onları alıyorsun sen. Geriye dönüp o eskiden yazılmış, geride kalmış güzel romanları tercüme edip okuyorsun. Değil mi? O zaman bütün Avrupa gericidir, bütün kaliteli insanlar gericidir, bütün sanatçılar gericidir.

 

Türk Milleti Kabadayı Bir Millettir, Cesur ve Delikanlı Bir Millettir

Şu görülenler çok küçük bir bölümü. Çok çok küçük bir bölümü. Allah cesaretlerini, imanlarını, takvalarını, güzel ahlaklarını, hamiyet hislerini, nezaketlerini, derinliklerini, Allah'a olan sevgilerini, Allah'tan korkularını, vefa hislerini, sabırlarını, güzel her türlü ahlakı onlarda geliştirsin ve güçlendirsin. Milletimizi aziz etsin. Devletimizi, ordumuzu, milletimizi aziz etsin Allah. Dünya hakimi etsin. Hz. Mehdi (a.s)’yi zahir etsin, İsa Mesih’i zahir etsin. İslam'ı dünyaya hakim etsin bizi bu güzellikleri görmekle şereflendirsin.

 

İletişimin Kesildiği Saldırılar Olursa Milletimizin Kardeşçe Meydanlarda Olması ve Polisle İç İçe Olması Önemlidir

Tabii ki bazen mesela hiç ummadık saldırılar oluyor. İnternet bağlantısı kesiliyor, telefon kesiliyor, iletişim kesiliyor. O zaman meydanlar önemli. Yani halk evinde olmaması lazım. Yani herkesin meydanlarda olması lazım. İkincisi özellikle emniyet müdürlüklerinin halk tarafından korunması. Yani orada bir çember oluşturulması, polisle iç içe olmak. Ama benim bildiğim genel tehlike şu an yok. O konu bitti yani. Ama yine de bu bir mücadele yöntemi olarak önemli. İletişim yani telefon, internet falan kapatıldığında halkın geniş meydanlarda olması ve toplu bir arada olmaları, fikir ayrılığı olmadan kardeşçe, dostça, CHP’lisi, MHP’lisi, AK Partilisi kim olursa olsun dostça, kardeşçe bir arada olmaları ve özellikle emniyet müdürlükleri yani hedef olan yerlerin etrafında bulunması.

 

(İstanbul Emniyeti’nden kritik karar: İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde dün akşam kritik güvenlik toplantısı yapıldı. Toplantıda İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan tanımlanamayan tüm helikopterleri düşürme talimatı verdi.)

Tamam da yani her yere savuma sistemi kurulmuş olsa zaten helikopter hiç yanaşmaz. Mesela Büyük Millet Meclisi’nin çevresinde on tane-on beş tane hava savunma sistemi olsa adam oraya yanaşır mı? Niye yanaşsın? Hiçbir yerde savunma sistemi yok adeta, yolgeçen hanı gibi. Gelen geçiyor, giden geçiyor. Balıklama dalıyor. Sağdan gidiyor, soldan gidiyor. Gidiyor Özel Harekât Merkezi’ni vuruyor, yerle bir ediyor. Savunma sistemi. Vızırcık atıyor. Havalar serbest, böyle bir şey olur mu? Bize yönelik bir saldırı olduğunda radarların tespit etmesi lazım, anında yakalanması gerekiyor. Türkiye yolgeçen hanı mı.



DEVAMINI GÖSTER